Yeniden Bir Merhaba
Aylar, yıllar, vakitler geçiyor da, biz rüzgârların önündeki yapraklar misâli dursuz duraksız, kan ter içinde dolanıp durmaktayız. Sonra, birden içimize bir “merhaba” şavkı düşüyor. İçimizin ışığı dünyayı sarıp sarmalayacak, kuşatacak sanıyoruz. İçimiz bir hoş oluyor, kabarıyor, dalgalanıyor... Merhabanın nûru bizi söyletiyor, dilimiz açılıyor... Bir to- hum gerek, diye tutturuyoruz... Zamanca isrâf ettiğimiz için hiç vakit kalmayacakmış gibi telâşlı, zaman da mahlûktur ve mütenâhîdir, diye inandığımız için emîn ve telaşsız, öyle diyoruz.
Yazının tamamını görmek için tıklayınız.